Google Arama
Sitemde Arama
Ölümsüz Sözler
Felsefe ve Bilim Evrensel Bilinçte; Anlatılan Senin Hikayendir.

SİNEMA SÖZLÜK



Sinema ve Tiyatro Jargonu

Derleyen Öztürk Aydın

Derleyen Öztürk Aydın

A

·         Abone: Tiyatroda düzenli seyirci veya bir oyuncunun sürekli hayranı.

·         Afiş: Film veya tiyatro oyununun tanıtım posteri.

·         Asistan: Yapım veya sahne ekibinde yönetmen, prodüksiyon veya diğer görevlerde yardımcı olan kişi.

  • Açı: Kameranın veya seyircinin sahneyi gördüğü perspektif.
  • Adaptasyon: Bir eserin (roman, öykü vb.) sinema veya tiyatro için uyarlanması.
  • Artis (Aktör/Aktris): Bir karakteri canlandıran oyuncu.
  • Arka Plan: Sahne veya setin oyuncuların arkasındaki alanı.
  • Ayna Sahne: Tiyatroda seyircinin sahneyi doğrudan gördüğü klasik sahne düzeni.
  • Anahtar Işık (Key Light): Bir sahnedeki ana ışık kaynağı, genellikle oyuncunun yüzünü aydınlatır.

·         Alt yazı: Filmlerde genellikle yabancı dildeki konuşmaların anlaşılabilmesi için eklenen, izleyicilerin kendi dillerine yapılan çeviri yazılarıdır. Bununla birlikte görüntüdeki yer ya da zamanın bilgileri de alt yazıda verilebilir. Ayrıca kimi zaman işitme engelliler için kendi dillerinde ayrıntılı alt yazılar kullanılır. Ayrıntılı alt yazılarda, sahnedeki diyalogların yanı sıra çıkan diğer sesler de açıklanır. Örneğin bir şarkı çalıyorsa onun sözleri alt yazıda geçebilir ya da kapı çalma, alarm gibi sesler varsa bunlar da yazılı olarak belirtilir.

·         Animasyon: Çizimlerin ya da hareketsiz nesnelerin fotoğraflarının arka arkaya eklenerek hızlı bir biçimde gösterilmesiyle elde edilen filmlerdir.

·         Animasyon sanatçısı: Televizyon, film ve video oyunlarında yer alan renkli ve hareketli görüntüleri oluşturup çizmekten sorumludur.

·         Aksiyon: Hızlı tempolu, fiziksel hareketler, dövüş, takip veya macera içeren hikâyeler. Örnek: Kovalamaca sahneleri, patlamalar.

B

  • Beat: Hikâyede bir duygusal veya dramatik an; sette "kısa mola" anlamında da kullanılır.
  • Bant: Filmde ses veya görüntünün kaydedildiği manyetik şerit; argo olarak "kayıt" anlamında.
  • Battal: Yeşilçam’da, düşük kaliteli veya başarısız bulunan film veya sahne.
  • B-Roll: Ana çekimlere ek olarak kullanılan, genellikle bağlam veya atmosfer sağlayan ek görüntüler.
  • Boom: Mikrofonu sahne üzerinde tutan uzun bir çubuk veya kol.
  • Boyutlu Çekim (3D): Derinlik hissi veren stereoskopik görüntüleme tekniği.
  • Blokaj: Oyuncuların sahnedeki hareket ve konumlarının planlanması.
  • Bozuk Görüntü (Distortion): Lenslerin görüntüyü doğal olmayan şekilde değiştirmesi (ör. balık gözü efekti).
  • Blokaj: Oyuncuların sahnedeki hareket ve konumlarının planlanması.
  • Belgesel: Gerçek olayları, kişileri veya konuları inceleyen, bilgilendirme amaçlı yapımlar. Örnek: Doğa veya tarih belgeselleri. 
  • Bilimkurgu: Gelecek, teknoloji, uzay veya hayali bilimsel kavramlar üzerine kurulu hikâyeler. Örnek: Uzay yolculuğu, yapay zeka. 
  • Biyografi: Gerçek bir kişinin hayatına odaklanan, genellikle dramatik bir anlatım. Örnek: Tarihi figürlerin yaşam öyküleri.

C-Ç

·         Çekim tahtası: Çekim tahtası ya da diğer adıyla klaket, görüntü ve ses kayıtları arasındaki uyumu yakalamak ve sahnelerin kayıt bilgilerini belirtmek için kullanılır. Her sahnenin başında kameranın önünde tutulur. Üstündeki kol kapatıldığı an yüksek bir ses çıkar. Bu sesle birlikte görüntü kaydıyla ses kaydı eşlenir ve uyum yakalanır. Ayrıca çekim tahtası üzerinde, kayıtlar hakkında çekim tarihi, yönetmen, kameraman gibi bilgiler yer alır.

·         Çekim: Sinemada kamerayla görüntü kaydetme süreci.

·         Çengi: Tiyatroda veya Yeşilçam’da dans eden, genellikle yan roldeki kadın oyuncu.

  • CGI (Computer-Generated Imagery): Bilgisayar destekli görsel efektler ve animasyonlar.
  • Close-up (Yakın Çekim): Bir nesnenin veya yüzün detaylarını vurgulayan yakın plan çekim.
  • Continuity (Süreklilik): Filmdeki sahnelerin mantıksal ve görsel tutarlılığı (ör. kostüm veya dekor sürekliliği).
  • Cross-cutting: İki veya daha fazla sahnenin paralel olarak kurgulanarak gösterilmesi.

D

  • Doğaçlama: Oyuncunun senaryo veya metne bağlı kalmadan, anlık olarak performans yaratması. Tiyatroda sahne üzerinde, sinemada ise çekim sırasında spontane diyalog veya hareketlerle gerçekleşir.

·         Dublör: Sinema ve tiyatroda asıl oyuncunun yerini alan yedek oyuncu. Filimlerin tehlikeli sahnelerinde asıl oyuncunun yerine oynayan kimse.

  • Dekor: Hikâyeyi desteklemek için kullanılan sahne veya set tasarımı.
  • Diyalog: Karakterler arasındaki sözlü iletişim.
  • Dizi Film: Sinemada, devamlı bölümler halinde çekilen film serisi (Yeşilçam’da yaygın).
  • Dublaj: Oyuncunun sesinin başka bir kişi tarafından yeniden kaydedilmesi.
  • Derinlik Alanı (Depth of Field): Görüntüde net olan alanın mesafesi (sığ veya derin olabilir).
  • Dolly: Kamerayı hareket ettirmek için kullanılan tekerlekli platform.
  • Dram: Duygusal derinlik, karakter gelişimi ve insan ilişkilerine odaklanan ciddi hikâyeler. Örnek: Aile çatışmaları, kişisel mücadeleler.

E

  • Efekt: Görsel veya sesle yaratılan özel atmosfer veya illüzyon.
  • Editing (Kurgu): Çekilen görüntülerin düzenlenmesi, kesilmesi ve birleştirilmesi süreci.
  • Ekspozisyon: Kameranın ışığa maruz kalma süresi, görüntünün parlaklığını etkiler.
  • Eksiz Çekim (One Shot): Kesintisiz, tek bir planda çekilen sahne.
  • Estetik: Filmin görsel ve sanatsal tarzı.

F

  • Figüran: Küçük, genellikle konuşmasız rollerde yer alan oyuncu.
  • Fokus: Kameranın netlik ayarı veya sahne odağı.
  • Fade: Görüntünün yavaşça kararması veya açılması geçiş efekti.

·         Fragman: Herhangi bir uzun metraj filmin veya dizinin tanıtımını yapmak amacıyla oluşturulmuş kısa film  Tizer genellikle tanıtılacak filmin ilgi çekici kısımlarından montaj yoluyla oluşturulmuş birkaç dakikalık bir filmdir.

  • Flashback: Hikâyenin geçmişine dönen bir sahne.
  • Frame: Filmin tek bir karesi veya görüntüsü.
  • Fantastik: Büyü, mitoloji veya doğaüstü unsurlar içeren hayal gücü odaklı hikâyeler. Örnek: Ejderhalar, sihirli dünyalar.
  • Fotoroman: Hikâyenin fotoğraflarla anlatıldığı, Yeşilçam’da popüler olan basılı format.  Fuaye: Tiyatroda seyircilerin dinlendiği veya toplandığı giriş alanı.

G

  • Gişe: Film veya tiyatro biletlerinin satıldığı yer; mecazen “başarı” anlamında.
  • Görüntü Yönetmeni: Filmin görsel estetiğinden sorumlu kişi.
  • Gaffer: Film setinde aydınlatmadan sorumlu baş teknisyen.
  • Görüntü Yönetmeni (Cinematographer): Filmin görsel estetiğinden ve kamera çalışmasından sorumlu kişi.
  • Grip: Set ekipmanlarını kuran ve taşıyan teknisyen.
  • Greenscreen: Arka planın dijital olarak değiştirilmesi için kullanılan yeşil perde.
  • Gerilim (Thriller): Gerginlik, merak ve heyecan yaratan, genellikle gizem veya tehlike içeren hikâyeler. Örnek: Suç veya casusluk öyküleri.

H

  • High Key Lighting: Parlak ve eşit dağıtılmış aydınlatma, genellikle neşeli sahnelerde kullanılır.
  • Hikâye Panosu (Storyboard): Filmin sahnelerinin çizimlerle planlanması.
  • Hollanda Açısı (Dutch Angle): Kameranın eğik açıyla çektiği, genellikle gerilim yaratan çekim.

I-İ

  • Işıklandırma: Sahneyi veya seti aydınlatmak ve atmosfer yaratmak için kullanılan ışık düzeni.
  • İzleyici Bakış Açısı (POV Shot): Bir karakterin gözünden görülen çekim.

J

  • Jön: Genç, çekici ve genellikle başrolde oynayan oyuncu.

·         Jenerik: Bir filmin başındaki veya sonundaki tanıtım yazıları. Bazen film başladıktan ve konuya kısa bir giriş yapıldıktan sonra gösterilir.

  • Jump Cut: Aynı sahnede ani ve keskin geçişlerle yapılan kurgu.

K

  • Kamera: Görüntüleri kaydeden cihaz (sinemaya özgü).
  • Kamera Arkası: Çekim sürecinde kameranın görüş alanı dışında kalan alan veya ekip.
  • Koreografi: Oyuncuların dans veya hareketlerinin planlanmış düzeni.
  • Kostüm: Karaktere uygun tasarlanmış kıyafet.

·         Kameraman: Sinemada veya Televizyonda kamera ile görüntü çeken kişi.

  •  
  • Kamera Hareketi: Pan, tilt, dolly gibi kameranın fiziksel hareketleri.
  • Kesme (Cut): Bir sahneden diğerine geçiş.
  • Kostüm Tasarımı: Film karakterlerinin kıyafetlerinin tasarlanması.

·         Kostüm Ekibi: Kostüm tasarımcısı ekranda görünen ve oyuncuların giydiği her kostümden sorumludur. Aynı zamanda kostümlerin tasarımı, planlanması, kumaş, renk ve bedenlerine dek kostümle ilgili her konudan sorumludur.

·         Kurgu: Görüntülerin ve seslerin bir senaryo dâhilinde belli bir amaca uygun olarak peş peşe sıralanmasına “kurgu” veya “montaj” denir.

  • L-cut: Görüntünün sesten önce değiştiği kurgu tekniği.
  • Lens: Kameranın ışığı toplayıp görüntüyü oluşturan optik parçası.
  • Low Key Lighting: Dramatik etki için gölgeli ve kontrastlı aydınlatma.
  • Komedi: Mizah ve eğlence odaklı, izleyiciyi güldürmeyi amaçlayan hikâyeler. Örnek: Durum komedileri, absürt mizah.
  • Klaket: Sinemada çekim bilgilerini gösteren ve senkronizasyon için kullanılan tahta.
  • Kötü Adam: Yeşilçam’da hikâyenin antagonisti, genellikle klişe kötü karakter.
  • Kulvar: Tiyatroda sahne üzerindeki oyuncuların hareket yolları.
  • Kulaklık: Sette oyuncuların veya ekibin kullandığı iletişim cihazı.
  • Korku: korku, dehşet veya doğaüstü unsurlarla izleyiciyi ürkütmeyi hedefleyen hikâyeler. Örnek: Hayalet veya canavar temaları.

M

·         Metraj: Buradan da anlayacağımız gibi metraj ilgili ürünün uzunluğu ya da kısalığıdır. Genellikle 40 dakikadan uzun süren filmler uzun metraj sinema filmi olarak geçmektedir. Kısa metraj film uzun metraj filmlerindeki süreyi karşılayamayacak nitelikle üretilmiş filmlerdir. En fazla 40 dakika olarak üretilmektedir.

  • Makyaj: Karaktere uygun görünüm yaratmak için uygulanan kozmetik veya efekt.
  • Monolog: Tek bir oyuncunun uzun konuşması.
  • Müzik: Hikâyeyi destekleyen orijinal veya kaydedilmiş sesler.
  • Mizah: Sinema ve tiyatroda, izleyiciyi güldürmeyi veya eğlendirmeyi amaçlayan espri, ironi, abartı veya absürt durumlarla oluşturulan anlatım tarzı. Hikâyede komik diyaloglar, fiziksel hareketler veya beklenmedik olaylarla ifade edilir.
  • Mise-en-scène: Bir sahnedeki tüm görsel unsurların düzenlenmesi (dekor, kostüm, ışık vb.).
  • Montaj: Kurgu süreci veya bir dizi görüntünün hızlıca birleştirilmesi.
  • Motif: Filmde tekrar eden görsel veya tematik bir unsur.
  • Müzik Skoru (Score): Filmin orijinal müzikleri.
  • Macera: Keşif, yolculuk veya tehlikeli görevlere odaklanan heyecan verici hikâyeler. Örnek: Hazine avı, keşif gezileri.
  • Müzikal: Müzik, dans ve şarkıların hikâyeyle bütünleştiği yapımlar. Örnek: Sahne şovları, dans performansları.
  • Mizansen: Sinema ve tiyatroda, bir sahnenin tüm görsel unsurlarının (oyuncuların konumu, dekor, kostüm, ışık, hareket) planlı bir şekilde düzenlenmesi. Hikâyenin atmosferini ve duygusal tonunu oluşturmak için kullanılır.

N

  • Narrasyon: Hikâyeyi anlatan dış ses.
  • Non-diegetic: Film dünyasının dışında kalan unsurlar (ör. izleyiciye hitap eden müzik).
  • Nokta Işığı (Spotlight): Belirli bir alanı vurgulayan yoğun ışık.

O-Ö

  • Off-screen: Kameranın görüş alanında olmayan, ancak hikâyede var olan unsurlar.
  • Over-the-shoulder Shot: Bir karakterin omzundan diğerini gösteren çekim.
  • Ön Plan (Foreground): Kameraya en yakın olan alan.

P

  • Pavyon: Yeşilçam’da, gece kulübü veya eğlence mekânı sahneleri için kullanılan argo terim. 
  • Plato: Sinemada çekimlerin yapıldığı stüdyo veya açık alan seti. 
  • Proje: Film veya tiyatro oyununun genel yapım planı.
  • Perde: Tiyatroda sahneyi seyirciden ayıran örtü veya sahne geçişi.
  • Prova: Performans veya çekim öncesi sahnelerin denenmesi.
  • Pan: Kameranın yatay olarak dönmesi.
  • Post-prodüksiyon: Çekim sonrası yapılan düzenleme, efekt ve ses çalışmaları.
  • Prodüksiyon: Filmin çekim süreci.
  • Props: Sahnede kullanılan nesneler (ör. bir vazo veya silah).
  • Polisiye: Suç, dedektiflik veya gizem çözme üzerine kurulu hikâyeler. Örnek: Cinayet soruşturmaları.

R

  • Rol: Oyuncunun canlandırdığı karakter.
  • Replik: Oyuncunun sahnede veya filmde söylediği diyalog.
  • Reji (Yönetmenlik): Filmin yaratıcı vizyonunu yönetenin kontrolü.
  • Reverse Shot: İki karakterin karşılıklı konuşmasında kullanılan alternatif çekim.
  • Rötuş: Görüntülerin dijital olarak düzeltilmesi veya iyileştirilmesi.
  • Romantik: Aşk ve ilişkiler üzerine odaklanan duygusal hikâyeler. Örnek: Romantik komediler, trajik aşk öyküleri.

S-Ş

  • Skeç: Tiyatroda kısa, genellikle komik sahne veya oyun parçası.
  • Sahne: Hikâyenin bir mekânda geçen parçası veya fiziksel performans alanı.
  • Senarist: Hikâye ve diyalogları yazan kişi.
  • Senaryo: Hikâye, diyaloglar ve talimatları içeren yazılı metin.
  • Ses Tasarımı: Performansı desteklemek için kullanılan ses efektleri, müzik veya diyaloglar.
  • Set: Film çekimlerinin yapıldığı fiziksel veya dijital mekân.
  • Süflör: Tiyatroda oyunculara replik hatırlatan kişi (sinemada kullanılmaz).
  • Sinema veya Sinema sanatı: Kamera aracılığı ile elde edilmiş görüntülerin bir ışık aracılığı ile beyaz renkte bir perdeye yansıtılarak film adı verilen sesli veya sessiz hareketli videolar elde edilmesi işidir.
  • Siyah Beyaz: Renksiz çekilen filmler, Yeşilçam’ın erken dönemine özgü.

·         Sahne: Bir tiyatro yapısında, oyuncuların üzerinde rol yapmaları için özel olarak yapılmış, izleyicilerin oyuncuları kolayca görebilmeleri için genellikle yerden belli bir ölçüde yüksekliği olan yer.

·         Sanat ekibi: Filmdeki tüm görsel bileşenlerin düzenlenmesinden sorumlu ekiptir. Karakterlerin özelliklerini ve senaryonun geçtiği tarihî dönemi yansıtacak dekorların tasarlanması ve kullanılmasını sağlar. Dekorlarda renklerin ve modellerin senaryoya uygunluğuna dikkat eder. Oyuncuların filmde kullandıkları kolye, şapka, bardak gibi en küçük nesneyi bile sanat ekibi belirler.

·         Ses efekti: Yapay olarak oluşturulmuş veya geliştirilmiş bir sestir veya filmlerin, televizyon programlarının, canlı performansın, animasyonun, video oyunlarının, müziğin veya diğer medyanın sanatsal veya diğer içeriğini vurgulamak için kullanılan ses işlemidir.

  • Stop Motion: Nesnelerin kare kare hareket ettirilip çekilmesiyle oluşturulan animasyon.
  • Spontane (Estentane): Hazırlıksız, doğal ve anlık olarak gerçekleştirilen performans veya davranış. Tiyatroda doğaçlamaya yakın bir anlam taşırken, sinemada oyuncunun role anında getirdiği özgün yorumları ifade eder.
  • Savaş: Savaş veya çatışma temalarına odaklanan, genellikle tarihi veya dramatik hikâyeler. Örnek: II. Dünya Savaşı filmleri.
  • Sulu Komedi: Yeşilçam’da abartılı mizah içeren komedi türü.
  • Sinemaskop: Geniş ekran film formatı, Yeşilçam’da prestijli filmler için kullanılan terim.

T

  • Teaser: Bir filmin veya tiyatro oyununun tanıtımı için hazırlanan kısa, merak uyandırıcı video veya performans parçası. Genellikle ana hikâyeden kesitler sunar, ancak detayları açıklamadan izleyicinin ilgisini çekmeyi amaçlar.
  • Tilt: Kameranın dikey olarak yukarı veya aşağı hareket etmesi.
  • Tracking Shot: Kameranın bir nesneyi veya karakteri takip ettiği çekim.
  • Tema: Filmin ana fikri veya mesajı.
  • Tempo: Hikâyenin veya performansın akış hızı.

·         Tiyatro:  içinde her türlü oyunun sahnelenebildiği, sahnesi ve seyirci için oturma yerleri vb. bulunan, özel olarak bu iş için yapılmış yapı.

·         Turne: Tiyatro topluluğunun farklı şehirlerde oyun sergilemesi.

·         Tırnak: Sette veya tiyatroda küçük, pratik çözümler için kullanılan argo (ör. geçici dekor). 

·         Tuluat: Tiyatroda doğaçlama temelli, geleneksel Türk sahne performansı.

U

  • Üst Plan (Overhead Shot): Tepeden çekilen görüntü.
  • Uzak Plan (Wide Shot): Geniş bir alanı gösteren çekim.

V-W

  • Vig: Yeşilçam’da, filmin dramatik veya duygusal zirve noktası.
  • Vizör (Viewfinder): Kameramanın sahneyi gördüğü optik çerçeve.
  • Voice-over: Karakterin veya anlatıcının off-screen sesi.
  • VFX (Visual Effects): Görsel efektler, genellikle dijital olarak oluşturulur.
  • Western: Vahşi Batı döneminde geçen, kovboy veya kanun temalı hikâyeler. Örnek: Düello sahneleri, kasaba hikâyeleri.

Y

·         Yeşil Perde: Arka planın dijital olarak değiştirilmesi için kullanılan yeşil fon.

·         Yapım: Bir filmi yapmak için gereken tüm süreçleri ifade eder. Senaryo yazılması, çekim yapılması, görüntü ve seslerin bir araya getirilmesi aşaması olan kurgu ve filmin dağıtımı yapım süreçleri arasındadır. Tüm bu süreçlerde görev alan kişiler yapım ekibini oluşturur. Yönetmen, kameraman, asistanlar, senarist bu ekipte yer alan kişilerden yalnızca bazılarıdır.

  • Yakın Plan (Close-up): Bir nesneye veya yüze odaklanan detaylı çekim.
  • Yakın Çekim: Bir nesneye veya yüze odaklanan detaylı görüntü (sinemaya özgü).
  • Yönetmen: Performansın veya filmin yaratıcı vizyonunu yöneten kişi.
  • Yumuşak Işık (Soft Light): Gölgesiz, yumuşak bir aydınlatma.

Z

  • Zaman Atlaması (Time-lapse): Zamanın hızlandırılmış gösterimi.
  • Zoom: Kameranın lensiyle görüntüyü yakınlaştırma veya uzaklaştırma